3 Nisan 2010 Cumartesi

ASİMİLE OLMUŞ ALEVİ MİLLETVEKİLİ

İşte AKP Alevisi… 01-04-10

Tıpkı sigara paketleri üzerinde yer alan resimler gibi yan taraftaki resme bakarak, duyarlı Alevilere seslenmek istiyorum: “Eğer çocuğunuz gelecekte resimdeki şahsa benzemesini istemiyorsanız, asimilasyon politikalarına karşı uyanık olun”.

AKP Kütahya Milletvekili Hüseyin Tuğcu… ‘Sözde’ Alevi kökenli, ‘özde’ Türk- İslam sentezci… AKP’nin kurucularından olmasına rağmen ilk seçimde milletvekili olarak kötü bir sıradan aday gösterildi. Sebebini söylemeye gerek yok sanırım. İkinci seçim öncesi ‘AKP’nin 330 milletvekilinden hiçbiri Alevi değil, bu nasıl Türkiye partisi’ çıkışlarını susturmak amacıyla Reha Çamuroğlu ve İbrahim Yiğit ile birlikte iyi bir sıradan milletvekili adayı olarak gösterildi.

Artık mecliste olan Tuğcu, Alevilik ile ilgili sahibinin sesini aşan bir üslupla açıklamalarda bulunmaya başladı. İlahiyat Fakültesi mezunu olan Hüseyin Tuğcu, geçtiğimiz günlerde AKP Hükümeti’nin Saadet Partisine gönülden bağlı Milli Görüş’ün Avrupa’daki hâkimiyetine son vermesi amacıyla kurdurduğu Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin (UETD) toplantısında konuştu.

Tüm mahlûkatlar ölüden elini çeker
Konuşmasında baştan sona Alevilere çirkin iftiralarda bulunan Hüseyin Tuğcu’nun ağzından şu cümleler döküldü: “Eğer bugün birileri cem evine karşı çıkıyorsa bir Alevi olarak kendime şunu sormak zorundayım. Ne işi vardı o teröristin devletin temeline dinamit koyan o serserinin, o zavallının cenazesinin cem evinde. Kendimizi otokontrol şeklinde sorgulayarak hesaba çekmemiz gerekiyor…” En azılı şeriatçıların bile konuşmaktan çekineceği bu cümleleri hiç utanmadan sarf eden bu zavallıya sormak lazım. Hizbullah, İBDA-C ve diğer dinci örgütlerin öldürülen militanlarının cenazelerinin camilerden kalkması konusunda ne düşünüyor?

Biz Aleviler, inancımız gereği ölenlerin amel defterlerinin kapandığına ve tüm mahlûkatların ölenden el çektiğine inanırız. Bu inanca sahip olan bir toplum ibadethanesine gelen cenazenin yaşamlarının sorgulanmasının kendilerin isi olmadıklarını iyi bilirler. Alevilikten uzak bu sahsın inancımız ile ilgili gerçeklere yabancılaşmış olmasına da şaşırmamak gerek.

Resme dikkatle bakın…
Arif Sağ’ın Madımak Katliamı’nda Muhlis Akarsu’yu öldürdüğüne iddia eden şeriatçı gazete paçavralarını sallayan bu resme uzun uzun baktım. Bıyık şeklinden tutun da, surat hatlarındaki nursuzluğa kadar kesinlikle ‘ben Alevi değilim’ diye bağıran bir portre var karşımda. ‘Asimilasyon politikaları bu kadar mı insanı özünden uzaklaştırır’ diye düşünmeden geçemiyorum. Tıpkı sigara paketleri üzerinde yer alan resimler gibi yan taraftaki resme bakarak, duyarlı Alevilere seslenmek istiyorum: “Eğer çocuğunuz gelecekte resimdeki şahsa benzemesini istemiyorsanız, asimilasyon politikalarına karşı uyanık olun” AKP’nin Alevilikle ilgili asimilasyon politikasının en önemli yapıtaşlarından biri olan Tuğcu’ya sormak istiyorum: “Ey Hüseyin Tuğcu, anladık. Koltuğu kaptırmak istemiyorsun ama bu kin nedir? Eğer gerçekten Alevi kökenli isen ecdatların kemiklerini sızlattığının farkında değil misin? Makam, güç ve şöhret bu kadar mı insanin gözünü karartır? Anladık Alevilik kimliğini kaybetmişsin ama hiç değilse akademisyen kimliğinden utan da bu tür açıklamalarda bulunma!”

Son olarak toplantıda bulunan Almanya Alevi Birlikleri Genel Sekreteri Hüseyin Mat’ın bu çirkin konuşmalar karşısındaki onurlu çıkışından dolayı da kendisini tebrik ediyorum. Anlayacağınız AABF’li Hüseyin ile AKP’li Hüseyin arasında fark var.

* Alevilerin Sesi Dergisi 136. Sayı Editör Yazısı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder